1.01.2014

Mea Magnus Opera

Bunu, özellikle sana, sana, sana ve sana söylüyorum.
Umarım siz, kim olduğunuzu hatırlıyorsunuzdur.

Kimse kaybedeceğini bile bile bütün dünyaya savaş açmamalıymış değil mi? Baharın nev-i şahsına münhasır masmavi gökleri bir anda fırtınalı gecelere evrildiğinde, tepelerinde hüküm sürdüğümüz fildişi kulelerin için ayaz dolduruyormuş. Daha güçlü olsun diye pencerelerden bile sakınıp yekpare inşa ettiğimiz kuleler, güneşin yakıcı halinde bile serin iken, rüzgarların ortasında kalınca görünmeyen çatlaklar huzur veren serini acıtan, ve hatta ısıran soğuğa dönüştürüveriyormuş.
Rüzgar ya bu, sadece kendisini taşımaz bulduğu çizgilerden. Beraberinde getirdiği yeşilli kahverengili yapraklarla arkadaş cümleleri yazılırken, taşıdığı toz ve toprak ve çamur özdaşı olan insana düşmanlar doğururmuş.
Tahtlarımızda oturup, arkamız ne durumda bilmezken görüyormuşuz düşmanlarımızı - ben senin düşmanın değilim, o senin içinde yaşıyor, hakikaten öyle.
Unuttuk tabi düşmanı sevmeyi. Hep. Her. Daim.

İyi dileklerim seninle.

Sesini duyunca tanıyamadığım, sırayı sana getirecek olursak...

Hala aynı muhtaç güdülerle nasıl davranmam gerektiğini bilemiyorum sana karşı. Korunmak için saklanmam gerekiyor senden. Şaşırarak yapıyorum bunu. Aslında kim olduğunu tam olarak bilmeden; izin ver de hakkım olsun bu kadar yakınımda olması gerekenden saklanma isteği.
Gözlerim kırmızı olana deke istemiştim bizimle olmanı oysa. Senin bizi sevmeme hakkın olmamalıydı, kusura bakma. Yine de bugün; o kadar da çok etkileyemezsin beni.

İyi dileklerim seninle.

Senin açından ise gösterdiğim minnet yeterli değilse şayet; üzgünüm. Affet beni.
Diğerlerinden farklı olarak; seni ne denli kıymetli bulduğumu ancak bu kadar izah edebilirim. Belki sen benden nefret ederken daha tam, daha bütün hissediyorsundur.
Hepimiz hata yapıyoruz.
Sonra, aynı derecede suçluyoruz kendimizi. Aynı derecede nefret ediyoruz kendimizden.
Biliyorum  pek çok kez benim arkamda durdun. Belki hala benim için iyi hislerin var.
Öyleyse gel, izin verelim de taşı göreceyle daha günahsız olan atsın. Ne sen ayakta kal, ne de ben ayakta kalayım.

İyi dileklerim seninle.

Çok iyi seneler.

Samimiyetle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder