5.08.2011

Yeni Çocuk: Duran, Yaklaşmayan Erkeğin Çekiciliği

Hazırlıksız yakalanma konusunda ödül almalıyım belki de. Dün gece ya da bu sabah sayılabilecek bir anda, benim uzak bir tanışımın fotoğrafında yardımcı erkek oyuncu olmuşsun.
Ben o saatlerde, seni fark etmeden önce yeni biri için bi' şeyler hissederken nasıl da çocuksu bir telaş içindeydim. Oysa. Onunla olmayı gerçekten istiyorum. Bana istediğim kafa karışıklıklarını sunuyor. Uzakta duruyor.
Duran, yaklaşmayan erkeğin çekiciliğini bilirsin. Bana ''Bir evimiz olur, sana nargile alırım.'' desin diye bekliyorum. Zaten gidemeyeceğimi bildiği bir konsere bilet ayarlama bahanesiyle telefonumu istesin.
Bir nevi savaş bu. Havanın soğuk olduğu günlerde de vardı, ısınmış olması sadece kazanabileceğime inandırıyor beni.
False alarm.
Vae victus. Kazanamayacağımı biliyorum. Aşk sadece bi' kez kazanılan ödüllerden. Ben seni kazanmıştım.
Fotoğrafı görünce, seninle olamya başladığımızda yazdığım ilk yazıyı okudum. Kaçınılmaz acıyı hissetmeyi umarak. Bana geçen iki yıl içerisinde haddimi bildiren, boşa uğraşmamı engelleyen acı. Tesiri bir hayli azalmış.
Bitmeyecek o ayrı. Bugün beni anımsamadığına eminim. Bildiğim bi' şey daha var, anneanneme anneler gününü kutlamak amacıyla ulaşmak istemişsindir. Keşke bunu koruyabilseydik. Dialog kuran eski partnerler olma konusunda derin bir özlemim var. Anneannem seni sorduğunda geçiştirmek yerine hakkını vererek yanıtlamak isterdim sorularını.
Bilmem. Yüzünü anımsayamıyorum fotoğraflar olmadan. Yanımda olman nasıldı onu da unuttum. Varlığın farkındalığıma tabi artık. Ölen, geri dönmeyecek birisin sanki. Neden, hala muamma, gömdük birbirimizi? Çok güzeldik. Yalnızca kokunu anımsıyorum. O da yitirilecek. Sen hiç varolmamış olacaksın.
Ve ben yok olmanı istemiyorum aslında.
...

Sanırım bu akşam o çocuğa ondan hoşlandığımı söyleyip yerime çekileceğim. Daha önce tatmadığım hangi yenilgiyle karşıma çıkabilir ki?

Samimiyetle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder