7.30.2009

29.07.09 - Sıradaki

Bi', güne yorgun başladığım günler var bu yaz... Bi' de başlayamadığım.

Arası ya da iyisi yok anlayacağınız...

Dün bi' şekilde, uyumaktan yorulmuş olarak, başladım. Başlamaktan kastım da saatin 08.26 olduğunu görüp işe koştum. Şükür ki iş yakın...

Oradan da annemin iş yerine 'göç' etmek zorunda kaldım zira zamanın herhangi bir devrinde 'göç' etmekte olan kavimlerden biriymişcesine, bit ya da başka bir kaşındırıcı parazit tarafından istila edilmiş gibi kaşınıyordum. Zaten uyandıran da o kaşınmalardı.

Neyse, sonuç olarak temiz çıktım ama o Teleferik yolunu nasıl gittiği mi bi' ben bilirim.

Şimdi antihistaminik kullanıyorum efendim. Uyku yapıyor yan etki olarak...

İş yerindeki müziklerin de ( iş yeri = eczane ) Müslüm Gürses'ten Bergen'e çok seçkin bir yelpaze olduğunu göz önünde bulundurursak, yedi yirmi dört uyuyorum.

İzmir'deki son günlerimde mütemadiyen uyuyorum.

Ben uyurken, gördüğüm kadarıyla insanlar hastalanıyor, Türkiye'de bir şeyler değişiyor, ve bildiğim ilişkiler bilmediğim yollardan geçiyor.

Hastaları geçelim, nasılsa daha sonra bol bol duyulacak yankıları bu sayfalardan.

Türkiye'de de, evet bir şeyler oluyor ama ben niyeyse bunları Ahmet Altan'ın yorumları kadar yoğun görmüyorum. Yani 'Yarınlar bizimdir, bizimdir çocuklar...' naralarına bu kadar yakın olsak bilirdim sanırım... Altan çok pozitif, pek Polyanna.

Gerçi evet, Kürt sorunu konusunda atılan adımları kimse atamadı şimdiye dek. Hiç olmadığımız kadar ileri bir noktadayız belki. Hani bir gün demokratik bir ülke olabiliriz. Ama önce halkın değişmesi gerekiyor. 'Puff.. Demokratiksiniz!' diye büyü yapmayacak birisi bize yani.

Sokaktan ( eczaneden ) gördüğüm kadarıyla, Taraf'ta muştulanan yediden yetmişe sevinçli karşılama yok hiçbir yerde. Daha çok elliden yüz elliye 'Askeri de susturdular' mantığı var dışarıda.

Bir şeyler oluyor ve bu bizim hoşumuza gidiyor ama pek çok insan askerin niye siyasete karışamayacağını anlamıyor hala. Korkum bu yani.

Sakın biz kendi kendimize demokratikleşiyor olmayalım?

İnsanlar daha çok maaşlarına verilen 'yedi yaşındaki çocuk için ayrılan bayram harçlığı zam'la ilgileniyorlar doğal olarak. Yaşlı erkeklerde 'Viagra' ya da türevleri ikinci büyük başlık.

Erkekler demişken...

Yaşlılık garip etkiliyor erkekleri yahu. Çenelerine vuruyor yer çekimine yenik düşmelerinin ağırlığı.

Gençler ayrı bi' gariplik.

Dün, ' Ben bitli miyim anne? ' olayları yaşanırken, annem benim bitlerimi kontrol ederken, aynı evin başka bir odasına iki insan ilişkilerinin kurtlarını döküp çürüp sepetlerine koydular.

Yürümeyen bir ilişkinin bitimi, tüm evi aydınlattı sanki.

Bunu ben söylemiyorum, taraflardan biri söylüyor.

Neyse...

Detaylarını yarın ya da akşam duyacağınız şeyler oluyor şu anda, burada. Hikaye ' Biz ekmeği karneyle alırdık... 'a kadar geldi ama, başlangıcı böyle değildi hiç.

Yarına ya da akşama artık...

Not: Bitlenmedim bakın, önemli bu! Sıcak allerjisi. Kollarım falan da kaşınıyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder